Güneşe Dön Yüzünü
Günümüzün güncel konularından bir kaçı da:
•Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması (SKDM),
•Sera Gazı İzleme, Raporlama ve Doğrulama (İRD) Sistemi,
•Emisyon Ticaret Sistemi (ETS) ile Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizmasının ilişkisi,
•Karbon Ayak İzi Hesaplama Standartları,
•Sanayide Yeşil Dönüşüm,
gibi konular. Ülkemizin bir çok ilinde bu konu başlıklarında seminer, panel ve konferansların düzenlendiğini görmekteyiz. Amaç sanayimizin ilgili sektörlerini bilgilendirmek, yürürlüğe giren ve girecek yaptırımlardan olumsuz etkilenmelerine engel olmak ve 2053 Net Sıfır Emisyon Hedefine ulaşma noktasında çaba göstermek ayrıca 1 Ocak 2026 tarihinde mali yükümlülükleri başlayacak olan Avrupa Birliği Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması (SKDM) çerçevesinde etkilenecek sanayi sektörümüzü korumak.
Ülkemizde de enerji yatırımlarında, özellikle CO2 emisyonları olumsuzluğu bariz fosil yakıt kullanan enerji santrallerinin kurulmasında çok dikkatli olunması ve özellikle de ithal kömüre dayalı santrallerin kurulmamasına özen gösterilmelidir. Özellikle bu tür kaynaklardan üretilen elektrik enerjisi kullanımının ülkemize sınırda karbon düzenlenmesi anlamında olumsuzlukları açıktır. Yatırımları yenilenebilir kaynaklara ve özellikle de güneş ve rüzgara yönlendirmek ülke yararına olacaktır. Özellikle ilgili firmalarımızın kendi öz kaynak ve proje destekleriyle bu tür yatırımlar gerçekleştirmesi hem kendi ve hem de ülke yararına olacaktır.
Özellikle bu tür yenilenebilir enerji üretim santrallerinin yerli üretim, yerli firma ya da devlet üretiminde olacak biçimde yapılandırılması da çok önemlidir. Bu enerji alanındaki dışa bağlılığımızı da azaltacaktır. Yoksa bu tür yatırımların da dış ülke ve firmalara yaptırılması, dışa bağımlılığımızı sürdürecektir. Enerji üretiminde bağımsız bir ülke olma ana hedefimiz olmalıdır. Bu amaçla güçlü yerli firmalarımızın bu tür projeler için özendirilmesi önem kazanmıştır.
Avrupa yeşil mutabakatı için üzerinde odaklanılan konular: iklim paktı ve iklim yasası, daha akıllı ve sürdürülebilir ulaşıma yatırım yapmak, daha yeşil bir sanayi için çabalamak, çevre kirliliğini yok etmek, herkes için adil bir geçiş sağlamak, yeşil projeleri teşvik etmek, evleri ve yapıları enerji tasarruflu hale getirmek, yeşil dönüşüme küresel olarak öncü olmak, tarladan sofraya üretim, doğayı korumak, temiz enerjiyi teşvik etmek biçiminde belirtilmektedir. Bu konu başlıklarının tümüne ilişkin yapılacak proje ve uygulamalar Dünyamızın da sürdürülebilir ve yaşanılabilir olmasının güvencesidir.
Son Söz: Bu konu başlıklarının tümüne ilişkin yapılacak proje ve uygulamalar Dünyamızın da, Ülkemizin de sürdürülebilir ve yaşanılabilir olmasının güvencesidir.
Henry David THOREAU’nun güzel sözleriyle bitiriyorum:
•Güneş tarafından hala fırsat varken ısınmak yapay bir ateşe göre çok daha hoş ve sağlıklı bir şeydir.
Güneş ve yenilenebilir enerji potansiyelimizi ülkemiz için fırsata çevirmeliyiz.
•Doğru konuşmak için iki kişi ister: doğru söyleyen, doğru dinleyen!..
Konuştuklarımızın doğru olduğunu varsayalım, doğru dinleyen uygulayan var mı?
•Her şey nereden baktığınıza bağlıdır.
Acaba gerçekleri görmek istiyor muyuz? Doğru bakış yer ve yöntemleri ile sorunlarımızı çözebiliriz.
Saygılarımla.
Prof. Dr. Ali GÜNGÖR
Editör