Yeni yayınlanan rapora göre, 2030 yılına kadar 600 milyon ısı pompası kurulumu ile binaların ısıtma ihtiyacının %20’si karşılanabilir.
Uluslararası Enerji Ajansı’nın (IEA) yeni raporuna göre, 2050’ye Kadar Net Sıfır Emisyon Senaryosu’nda (NZE Senaryosu) inşaat sektöründe ısıtma kaynaklı emisyonları azaltacak birincil teknoloji, yüksek verimli elektrikli ısı pompalarıdır. IEA, kullanılan ısı pompası sayısının küresel bazda, 2020’de 180 milyon iken 2030’da 600 milyona yükseleceğini tahmin ediyor. Bu veri, ısı pompalarının şu andaki aylık 1,5 milyon adet değerinden hızlı bir şekilde 2030’a kadar 5 milyona artması tahminlerine dayanıyor.
NZE Senaryosunda önemli bir kilometre taşı ise fosil yakıtlı kazanların 2025 yılına kadar aşamalı olarak tamamen kullanımdan kaldırılmasıdır. Yenilenebilir enerji üretimindeki dalgalanmaları emebilecek enerji depolama sistemleri ile birlikte kullanılacak ısı pompaları sayesinde 2030 yılına kadar elektriğin yaklaşık %40’ının güneş ve rüzgar enerjisi tarafından üretilmesi sağlanabilecektir.
IEA, ısı pompalarının, düşük emisyonlu hidrojen ve biyokütle kazanları da dahil olmak üzere diğer yenilenebilir ve geleneksel bina teknolojilerinden çok daha verimli olduğunu iddia ediyor. Ayrıca, ısıtma, soğutma ve nem alma ihtiyaçlarını karşılayabildikleri için ısı pompaları, çoklu hizmet sağlayıcılar olarak kabul ediliyor.
Bu analiz, IEA’nın 2030 yılına kadar sıfır karbona hazır binalar için Teknoloji ve yenilik yolları başlıklı yeni raporundan alınan bir kısımdır. IEA’nın 2050’ye Kadar Net Sıfır Yol Haritası’nda ana hatlarıyla belirtilen ve bina sektörü için en etkili kısa vadeli kazanımları sağlayacak kilometre taşlarından bazılarına nasıl ulaşılacağı hakkında stratejik vizyon sağlar.
Rapor hakkında daha detaylı bilgiyi buradan ulaşabilirsiniz.