FRİTERM İŞ GELİŞTİRME MÜDÜRÜ HAYATİ CAN: “TOPLUMUN TEMEL İLETİŞİM VE YÖNETİM SİSTEMATİĞİNİ DEMOKRATİK BİR YAPIYA KAVUŞTURABİLİRSEK ZOR GÜNLERİMİZ BİTMEYECEK BELKİ AMA ZORLUKLARLA MÜCADELE ETMEYİ VE KEYİFLE GÜLMEYİ HAK EDECEĞİZ DÜŞÜNCESİNDEYİM.”
Öncelikle sizi tanıyalım. Bize kendinizden bahsedebilir misiniz?
Hayati Can, Makina Mühendisi, Friterm İş Geliştirme Müdürüyüm. Sektörde Sosiad Yönetim Kurulu Başkanı, Somtad Yönetim Kurulu Üyesi ve Fatsa Ilıcalılar Derneği Yönetim Kurulu Üyesi olarak toplumsal görevlerim var.
Friterm’in kuruluş öyküsü, yönetim yapısı ve şu anki faaliyetleri hakkında bize bilgi verebilir misiniz?
Friterm 1979 yılında İstanbul’da Merhum Ali Metin DURUK ve Eşi Perihan DURUK tarafından kurulmuştur. Başlangıçta müteahhitlik organizasyonu olarak kurulmuş olup, zamanla borulu kanatlı ısı değiştiricileri alanında uzmanlaşmış bir firmadır.
Friterm, güncel olarak 60’ı aşkın kısmı mühendis olmak üzere 400’ü aşkın personel ile ileri mühendislik uygulamaları gerçekleştirebilen bir organizasyondur.
Friterm, sektör yapılarında aktif görevler almakta ve kendisini Doğa Dost Sanayi konsepti doğrultusunda İş Etik Kurallarına uygun olarak konumlandırmaktadır.
Friterm’in ürün yelpazesinden bahsedebilir misiniz?
Friterm, sektörden gelen talepler doğrultusunda endüstriyel soğutma, enerji üretim tesisleri, soğutuculu teşhir reyonları, klima/iklimlendirme sistemleri ve endüstriyel proses alanında ilerlemeler kaydetmiştir. Bu doğrultuda oda soğutucular, kondenserler, ısıtıcı soğutucu bataryalar, buhar bataryaları, vitrin soğutucuları, kuru soğutucular, yağ soğutucuları, ısı pompası bataryaları gibi geniş bir alana eşanjör üretimi gerçekleştirmektedir. Bunların dışında gelen taleplere kendi özgün yazılımımız ile çözümler üretmekte ve projelere çözüm ortaklığı yapabilmekteyiz.
Yurt içi ve yurt dışındaki müşteri profili ve hedef aldığınız sektörler nelerdir?
Esas olarak çözüm ortağı olabilecek müşteriler ile çalışıyoruz. Kazan kazan politikası burada genel yaklaşımımızı oluşturuyor. Meyve Sebze depoları, et entegre tesisleri, deniz mahsülleri işleme tesisleri, kanatlı tesisleri, ekmek üretim tesisleri, sera yatırımları, otomotiv tesisleri, baca gazı ısı geri kazanım sistemleri, ısı pompaları, klima bataryaları gibi çok çeşitli sektörlere borulu kanatlı ürünler üretiyoruz. Bu çalışmaların önemli bir zamanı proje çözüm süreçleri oluyor.
Ürün geliştirme konusunda mevcut faaliyetleriniz ve yeni hedefleriniz nelerdir?
Ürün geliştirmede iki ana saha var. Yazılımlarımız ile ihtiyaç duyulan ürünü tasarlamak veya standart ürünlerden seçim yapmak ve süreklilik arz eden ürünlerde laboratuvarda testler yaparak ürün standartlarını oturtmak. Yazılım, günümüz koşullarında en temel ihtiyaçlardan biri haline geldi. Kendi yazılımımız olan FRTCoils programı ile tüm borulu kanatlı tasarımlarımızı yapabilir bir seviyedeyiz. Bu yazılımımız içinde bulunan sulu ısıtıcı ve soğutucu bataryalar, yazılımsal olarak Eurovent sertifikalı olarak üretiliyor. Standart ürünlerimiz ise (soğuk oda evaporatörleri, hava soğutmalı kondenserler, pompalı evaporatörler, kuru soğutucular vb.) önce prototip süreçlerinden geçer ve sonrasında belgelendirme sürecine tabi tutulur. Bu gün bu süreçleri (Eurovent sertifika süreci yaklaşık 14 yıl sürmüştür) büyük ölçüde tamamlamış durumundayız. Güncel çalışmalarımız yenilikçi ürün çalışmaları içinde devam etmektedir.
İhracatınızda öne çıkan pazarlar hangileri? Bu konuda önümüzdeki döneme dair yeni hedef pazarlarınızı öğrenebilir miyiz?
Ana pazarımız Avrupa ülkeleri olmak üzere, tüm dünyaya ürün satışlarımız (Amerika kıtası henüz çok yeni) devam etmektedir. Mevcut pazarlarda köklerimizi güçlendirmek, Afrika ve Uzak doğu pazarında ise pazarımızı büyütmeyi hedefliyoruz.
Geçtiğimiz yıl sektörümüzün duayeni, Friterm’in Yönetim Kurulu Başkanı, derneğimizin her daim destekçilerinden Sayın Metin DURUK’u kaybettik. Sayın Metin DURUK’u hatırlamak ve anmak adına onu bir de sizden dinleyebilir miyiz?
Metin DURUK, iyi bir mühendis, iyi bir örgütçü, çok renkli ve tüm yaşama saygı duyan, cinsiyet ayrımcılığına karşı mücadele eden, katılımcı yönetim modelini gerek Friterm ve gerekse görev aldığı tüm kurumlarda hayata geçirmek için özverili ve disiplinli bir çalışma yürüten örnek bir insandı.
68 kuşağının etik değerleri ile donanmış, çevresinde olumlu gördüğü tüm çalışmalara katkıyı bir görev bilen karaktere sahipti. Türkiye Etik İtibar Derneği’nin kurucuları arasında yer alarak sektöre iş etik kuralları kavramını kazandıran insanlardan biridir. Doğaya Dost Sanayi konsepti ile bu gün tartıştığımız temel sorunlardan biri olan doğanın tahribatına karşı yeni bir bakış oluşturmuş ve sektöre bu bakışı kazandırmaya çalışmıştır. Evrensel bir kişiliğe sahip duruşu ile din, dil, etnik köken, felsefi inanç farkı gözetmeksizin tüm insanların karşısında eşit bir tavır alabilen nadir insanlardan biridir.
Sektörümüzde bir çok kurumun kuruluş süreçlerinde yer alarak adeta firmalar üstü bir konuma gelmiş ve sektörün demokratik işleyişinin oluşmasına özel bir katkı koymuştur. Kendisini çok özlüyoruz.
Sayın Metin DURUK’un vefatından sonra Friterm’de yeni görev dağılımı nasıl gerçekleşti?
Friterm katılımcı yönetim modeli ile çalışan ve kendi kendini yönetme yeteneğine ulaşmış bir firmadır. Bu yönüyle günlük işleyişimizde bir değişiklik olmadı diyebilirim. Metin DURUK’un kızı sevgili Şirin DURUK, yeni dönemde Yönetim Kurulu Başkanımız oldu. Kendisine yeni görevinde başarılar dileriz.
Ülkemiz zor zamanlardan geçmeye devam ediyor. İçinde bulunduğumuz süreci değerlendirmek istersek neler söylersiniz?
Sanırım bu söz hiç bitmeyecek, içinden geçtiğimiz zor günler.
Sorunların büyüklüğünü değil, çözümü konuşmalıyız.
Dünyanın değişimindeki temel itici güç bilimsel ve teknolojik gelişmeler olduğuna göre, yegane yolun bilim ve teknolojinin takip edilmesinde olduğunu düşünüyorum. Toplumsal iletişim ve yönetim sistematiğimizin kendi kendini yöneten bir toplum olması gerektiğini düşünüyorum. Bir iş hanı, bir apartman dahil sorunlarımızı konuşmayı ve çözüm üretmeyi, ortak akıl kulvarları yaratabildiğimiz ölçüde başarılı olacağız. Yani sosyolojik olarak dünyanın, ülkenin, toplumun bir parçası olarak üzerinde yaşadığımız yer kürenin altı ve üstü ile barışık bir yaşamı kurmaya ihtiyaç var. Ne zaman bilimi terk edip, kestirme kalkınma yolları arasak, sonuçlar çok hasarlı oluyor. Toplumun temel iletişim ve yönetim sistematiğini demokratik bir yapıya kavuşturabilirsek zor günlerimiz bitmeyecek belki ama zorluklarla mücadele etmeyi ve keyifle gülmeyi hak edeceğiz düşüncesindeyim. Depremle ilgili düşüncelerimi https://www.youtube.com/watch?v=9tX7Lf6Ezr8 linkini tıklayarak izleyebilirsiniz. Uzun bir söyleşi oldu ama izlenmeyi hak ediyor.
2023 yılı için beklentilerinizi paylaşabilir misiniz?
Bu yıl büyüme trendimizin devam edeceğini düşünüyorum. Yaklaşık %15 ile 20 arasında bir büyüme bekliyoruz. Özellikle yatırımlarını garantiye almak isteyen yatırımcıların tercihi haline gelmeye başladık. Eurovent sertifika sürecinin tamamlanmış olmasının bunda önemli bir katkısı var diyebilirim. Ülkemiz açısından iktisat bilimine geri dönüş zamanının geldiğini düşünüyorum. Dövizin baskılanmasının ihracata ciddi negatif etkisi var. Benim hesabıma göre içerideki enflasyonun döviz bazlı etkisi ürünlerin maliyetini yaklaşık %17 mertebesinde yükseltmiş durumdadır. Yani dengeyi yitirdik. Bunun dışında finansa ulaşma sorunu can yakıcı olarak kendisini hissettiriyor. Bu yıl içinde Bulgaristan tesisini ayağa kaldırmayı ve İzmir fabrikamızı hızlandırmayı umut ediyoruz.
Son olarak iletmek istedikleriniz nelerdir?
İklimlendirme soğutma sektörü genel olarak iyi bir tempo yakaladı. Ana pazarımız (% 60 gibi) Avrupa Birliği ülkeleri olduğu için, Yeşil Dönüşüm bir tercihten ziyade bir zorunluluk haline gelmiştir. Bunun dışında ülke olarak ürünlerimizin sertifikalı hale gelmesi çok önemlidir. Bu doğrultuda ESSİAD hedefleri içinde yer alan sektöre laboratuvar kazandırılması süreci umarım olumlu bir şekilde sonuçlanır. Ülkemizin göz bebeği Ege Bölgesinde deprem de dahil her türlü doğal afete hazırlık en zazuri işlerin başında gelmektedir. ESSİAD yönetiminin de bu süreçte gerek yerin altı, gerekse üstü ile barışık bir üretim ve tüketim modeli için daha fazla çaba sarf edeceğine inanıyorum. Sektörün önemli paydaşlarından biri olarak üyesi ve yoldaşı olmaktan onur duyduğumuz bir dernek olarak ESSİAD, sorunlarla beraber mücadele edeceğimiz bir örgüttür. Gerek sektörün ve gerekse ülkenin sorunlarına karşı birlikte mücadele edecek ve motorlarımızı maviliklere süreceğiz.•