“HVAC Sistem Tasarımında Gömülü Enerji ve Karbon Yayımı” ana temasıyla düzenlenen TTMD XVI Uluslararası Yapıda Tesisat Teknolojileri Sempozyumu 22-24 Ekim 2024 tarihleri arasında sanal ortamda gerçekleştirildi. TTMD’nin üçüncü kez sanal olarak organize ettiği sempozyuma 20’den fazla ülkeden 500’ü aşkın bireysel izleyici katıldı.
Sempozyumun açılış konuşmasını yapan Sempozyum Organizasyon Komitesi Başkanı Tuba Bingöl Altıok, Aralık 2023’te BAE’de düzenlenen COP 28 kapsamında karbon ve emisyon değerlerinin azaltılmasına yönelik alınan kararlara değinerek, bu hedefler doğrultusunda uluslararası sempozyumun ana temasını belirlediklerini söyledi. Sempozyumun konu başlıkları ve içeriği hakkında bilgi veren Altıok, davetli konuşmacılar ve sunumlardan çok şey öğreneceklerini ifade etti.
Açılışta konuşan Türk Tesisat Mühendisleri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Nermin Köroğlu Isın, sempozyumun ana temasının bugün sektörümüzde karşılaşılan acil zorlukları yansıttığına dikkat çekerek, küresel iklim hedeflerinin ön planda olduğu HVAC sektörü için karbon ayak izlerinin azaltılması ve sürdürülebilir uygulamaların teşvik edilmesinin çok önemli olduğunu söyledi. Isın, Sempozyumun biri dizi tartışmadan ibaret olmadığını ve akademi ile endüstrinin buluştuğu ve parlak fikirlerin sergilendiği bir eylem platformu olduğunu ifade etti.
TMMOB Makina Mühendisleri Odası adına bir konuşma yapan Yönetim Kurulu Başkanı Yunus Yener, TTMD’yi MMO’nun hayati bir parçası olarak gördüklerini ve TTMD ile makina mühendisliği alanında ortak çalışmalar yürütmekten dolayı mutluluk duyduklarını ifade etti. Yener, ülkemizde pek bilinmeyen Gömülü Enerji konusu da dahil olmak üzere küresel ısınma ve karbon emisyonu gibi konuların gündeme getirilerek mesleki tedbirler geliştirilmesinin önemine değindi.
Sempozyumun açılış konuşmasını yapan Francis Allard, “Enerji Verimliliğinden Karbon Nötrlüğüne: Avrupa’da Bina Yönetmelikleri için Yeni EPBD Çerçevesi” başlıklı sunumunda, ilk olarak enerji politikalarının geçmişinden bahsettikten sonra, Avrupa’da bina politikalarının enerji tarafından yönetildiğini ancak bunun değişmesi gerektiğini ifade etti. AB’de sera gazı emisyonlarının %75’inden fazlasının enerji tüketimi kaynaklı olduğuna dikkat çeken ve AB’nin enerji sistemlerini karbondan arındırmayı zorunlu hale getirdiğini söyleyen Allard, 2024 yılında yeniden yayımlanan EPBD (Energy Performance of Buildings Directive) ile 2050 yılına kadar sıfır emisyonlu, sağlıklı ve konforlu bina stoku hedeflendiğini belirtti ve sıfır emisyonlu bina (ZEB) hakkında bilgi verdi.
Açılış konuşmalarının ardından, oturum başkanlığını Dr. Murat Çakan’ın yürüttüğü “Binaların HVAC Sistemlerinde Gömülü Karbon/Enerji” konulu ilk teknik oturuma geçildi. İlk konuşmacı Pawel Wargocki “Sürdürülebilir Kalkınma İçin Bir Ön Koşul Olarak IEQ Ölçütü” başlıklı sunumuna insanın yaşam alanının dışarısı olduğunu ama ömrünün sadece 6 yılını dışarıda, kalan kısmını iç mekanlarda geçirdiğini dikkat çekerek başladı. Kapalı ortamda çevre kalitesini belirleyen ışık, termal sıcaklık, akustik, iç hava kalitesi gibi etkenlere değinen Wargocki, ana hedefin tüm binaların sağlıklı hale gelmesi olduğunu söyledi.
HVAC Verimliliği – Bina Yenileme Projelerindeki Altın Madeni konulu bir sunum yapan Doruk Kuban, küresel enerjinin %40’nın binalarda tüketildiğini ve enerji tüketiminin %40’ının HVAC sistemleriyle ilgili olduğuna dikkat çektikten sonra gerçekten verimli bir sistemin nelere ihtiyacı olduğuna değindi. İyileştirme ve optimizasyon adımlarını anlatan Kuban, bina yönetim sistemi, hidrolik dengeleme, dağıtım şebekelerinin kontrolü ve dengelenmesi, hidrolik devreler ve hava kanalları için grup dengeleme, hava işleme üniteleri, atık ısının ısıtma şebekelerinde kullanılmak üzere geri kazanılması, gibi başlıklarda bilgiler aktardı.
Sürdürülebilirlik ve Döngüsel Ekonomi Üzerine Son Gelişmeler başlıklı sunumunda Gülcan Ergün ise, 2019 AB Yeşil Mutabakatı, 2020 AB Döngüsel Ekonomi Eylem Planı hakkında bilgi verdikten sonra doğrusal ekonomi aşamaları olan kaynak çıkarma, üretim, dağıtım, tüketim ve atık gibi evreleri döngüsel ekonominin hammadde, sürdürülebilir tasarım, üretim, dağıtım, tüketim ve geri dönüşüm gibi evreleri ile kıyasladı. Ergün, Dünyada ve Türkiye’de döngüsel ekonomi eylem planına ilişkin son durumu anlattı.
Sıfır Emisyonlu Binalar başlıklı ikinci teknik oturumda, Prof. Dr. Halime Paksoy Sıfır Emisyonlu Binalar için Gizli Isı Depolama Uygulamaları konulu sunumuna mevcut enerji durumuyla ilgili bilgi vererek başladı. Bina sektörünün küresel karbondioksit emisyonlarının yaklaşık üçte birinden sorumlu olduğunu, metrekare başına enerji kullanımının 2015’ten bu yana %6 oranında iyileştiğini ve 2030’a kadar %35 daha düşmesi gerektiğini ifade eden Paksoy, jeopolitik gelişmelerden etkilenen enerji fiyatlarına çözümün birincil doğal enerji kaynağı olan güneş olduğuna dikkat çekti. Termal enerji depolamanın, arz ve talep arasındaki açığı kapattığını söyleyen Paksoy, güneş enerjisi, soğuk depolama, ısı pompası gibi uygulamalar hakkında bilgi vererek bu uygulamaların sağlayacağı faydaları paylaştı.
Lastik Üretiminde Soğutma Kulelerinden Atık Isı Geri Kazanımı İçin Sudan Suya Isı Pompası Kullanımı başlıklı bir sunum yapan Orhan Gürson, atık ısı tanımını yaptıktan sonra soğutma kulesinin kış koşullarında çalışması ve atık ısıyı yakalama konularına değindi. Su sıcaklığının kullanılabilir seviyelere çıkarılması, düşük derecede atık ısı kullanımı, sudan suya ısı pompasının çalışma prensibiyle ilgili bilgiler veren Gürson, tasarımın basit hale getirilmesinin en kolay yöntem olduğunu söyleyerek ulaşılabilir bir hedef için çabalamanın hayal kurmaktan daha iyi olduğuna dikkat çekti.
Isı Adası Etkisinin Azaltılması ve Kentsel Dış Mekanlarda Termal Konforun İyileştirilmesi için Azaltıcı Stratejiler üzerine bir sunum yapan Dr. Ece Kalaycıoğlu Özdemir, dünya nüfusu toplamının%54’ünün kentsel alanlarda yaşadığını ve ortalama insan ömrünün %90’ından fazlasının iç mekanlarda geçtiğini söyleyerek termal açıdan konforlu dış mekanlara ihtiyaç olduğunu belirtti ve kentsel ısı ada etkisinin sonuçlarını anlattı. Dış mekan termal konfor faktörlerinin detaylarını aktaran Özdemir, ısı adası etkisi azaltma üzerine stratejileri anlattı.
İlk günün son sunumunu Sürdürülebilir Soğutmanın Ortadoğu Bölgesi ve Türkiye’de Yaygınlaştırılması üzerine yapan Zeynep Gökçen Aşan, bu kapsamda yürütülen Cool Up Programı hakkında bilgiler paylaştı.
Uluslararası Sempozyumun ikinci günü, Dr. Murat Çakan’ın moderatörlüğünde yapılan “Yeni HVAC Sistem Tasarımı Yaklaşımları” temalı teknik oturum ile başladı. Binalarda Enerji Verimliliği Yenileme: Sektör Bağlantısı ve Sürdürülebilirlik konulu bir sunum yapan Sinem Gündoğdu Kalkın, aşırı ısınma, atık ısı fırsatları, kaynak, ısı pompası ve talep analizi gibi konularda bilgi verdikten sonra sektöre entegrasyonunu anlattı.
Veri Merkezlerinde HVAC Sistemi Commissioning (Cx) Süreci hakkında bir sunum gerçekleştiren Emre Özmen, Cx tanımı ve veri merkezlerinde Cx ile ilgili bilgiler verdikten sonra HVAC sistemlerinde yapılan Cx’in faydalarına değindi. Özmen konuya ilişkin standart ve kılavuzları gösterdikten sonra sunumun son bölümünde elde edilen rakamsal gerçekleri aktardı.
Teknik oturumun üçüncü konuşmacısı Prof. Dr. Ahmet Arısoy, Farklı İklimler için Hibrit Soğutma Sisteminin Performansı başlıklı sunumuna hibrit soğutma sisteminin çalışma metoduna değinerek başladı ve Türkiye’de 8 farklı iklime sahip şehirden elde edilen verilerle çalışma yürütüldüğünü söyledi. İstanbul ve Ankara illerine ait verileri kıyaslayan Arısoy, binaları çok az enerji kullanarak soğutabilecek bir sistem önerdiklerini belirterek önerilen soğutma sisteminin performansı büyük ölçüde dış hava koşullarına bağlı olduğunu ifade etti.
Sandstar Projesi başlıklı bir sunum yapan Alper Üzmezler ise, akıllı binalarda mevcut durum değerlendirmesi yanı sıra, donanımdan bağımsız açık kaynak kontrolleri üzerine çözümleri anlattı. Oturumun son konuşmacısı Fabio Galatioto, Filtresiz Hava Kirliliği Azaltma Çözümüyle Enerji Verimli Bina konulu sunumunda sistemin ekonomik ve sosyal potansiyel faydalarına değindi.
Dördüncü teknik oturumun ilk konuşmacısı Tim Kroeger, Verilerden Etkiye: Soğutma Performans Farklılıklarının Gerçekliğini Açığa Çıkarma başlıklı sunumuna düşük performans ve düşük performansın soğutma sistemi verimliliğindeki etkisinden bahsederek başladıktan sonra sertifikalı olmayan karbondioksit gaz soğutucularının veri analizini örnek çalışmayla anlattı.
Oturumda Sema Güneş Rejeneratif ve Reküperatif Brülörlerin Çevresel Etkilerinin Karşılaştırılması, Emre Özer ise HVAC Sistemlerinde Kullanılan Sirkülasyon Pompalarının Yenilenmesi ve Pompa Yönetim Fonksiyonlarının Enerji Verimliliğine Etkisi üzerine birer sunum gerçekleştirdiler.
Modelleme, Simülasyonlar ve Bütünleşik Tasarım ana temalı günün son oturumunda Prof. Dr. Birol Kılkış, Jeotermal Bölge Isıtmasında Karbon Ayak İzinin Dört Ekserji-Optimum Ayağı üzerine bir sunum yaparken Said Bolluk, Kentsel Bina Enerji Modellerine Giriş Niteliğinde Bir Bakış konulu sunumunda pratik modellemelere ve bunların geleceğine değindi.
Bir Sınıfta İç Mekan Termal Konfor Tahmininde Tam Faktöriyel Deneysel Tasarımın Kullanımına ilişkin sunum yapan Ahmetcan Yetiş, termal koşulların çocukların sağlığı ve akademik performans üzerindeki etkisi, termal konfor ölçümü, sınıf modeli ve havalandırma senaryosu, havalandırma oranı gereksinimleri ve termal konfor parametreleri gibi başlıklarda bilgiler verdi. Oturumun son sunumu yapan Alper Mete Genç ise Üçlü Periyodik Minimal Yüzey Isı Değiştiricilerinin Karakteristiklerinin Deneysel İncelenmesi üzerine konuştu.
XVI. Sempozyumun son gününde “Yüksek Performanslı Binalar” temalı son teknik oturumda ilk sunumu Gözde Çakır Kıasif, Türkiye’deki En Sürdürülebilir LEED Sertifikalı (v4.1) Binanın Enerji ve Atmosfer Kriterleri Bağlamında İncelenmesi: IDA JES ADM Bina Örneği üzerinden gerçekleştirirken, Mustafa Serhan Ünlütürk ise Enerji Verimli Ofis Tasarımında Çift Cidarlı Cephenin Önemine değindi.
Sınıf Ortamlarında Gelişmiş Termal Konfor ve Azaltılmış Enerji Talebini Sağlamak İçin Cam Tasarımının ve Bağlı Gölgelendiricilerin Çok Amaçlı Optimizasyonu hakkında bir sunum yapan Bita Akhgar, problem tespiti ve literatür incelemesi, vaka çalışması ve tanımlı senaryolar, optimizasyon süreci, sonuç, bulgular ve gelecekteki çalışmalarla ilgili görüşlerini aktardı.
Atık Bazlı Paket Yataklı Termal Enerji Depolama Sisteminin Binaların Karbon Ayak İzi Azaltımındaki Rolü değinen oturumun son konuşmacısı Burcu Koçak ise, termal enerji depolama, yıkım atıklarından paketleme malzemesi geliştirme gibi konuları anlatarak vaka çalışmaları ve bunların çevresel etkilerini sergiledi.
Teknik oturumların ardından Uluslararası Sempozyum kapsamında gerçekleştirilen “Binaların Tüm Yaşam Döngüsü Boyunca Sera Gazı Emisyonlarını En Aza İndirmek İçin HVAC Sistemlerinin Katkısı” Panelinin moderatörlüğünü Prof. Dr. Gülsu Ulukavak Harputlugil yürüttü. İki bölüm halinde yapılan panelin açılış konuşmasını yapan Harputlugil, iklim değişikliğiyle mücadelede karbon emisyonlarını azaltmanın ve HVAC sistemlerinin önemine dikkat çekerek “Hedefimiz, tasarımcılar ve mühendisler olarak, binalarımızın genel çevresel etkisini azaltmak için operasyonel verimlilikle birlikte somut enerji hususlarını HVAC sistem tasarımına nasıl entegre edebileceğimizi keşfetmektir” dedi.
Panelde, Thomas Lützkendorf “Binalar için WLC Değerlendirmesinin Genel Görünümü”, Freja Nygaard Rasmussen “Binaların Yaşam Döngüsü Değerlendirmesinde HVAC – İskandinav Deneyimleri”, Julia Goerke “HVAC Sistemleri için Çevresel Ürün Beyanlarının (EPD’ler) Gereklilikleri ve Kullanımı”, Samet Yılancı “Net Sıfır Karbon 2053 Yolunda Binalar ve Bina Sistemleri için Hedefler – EKB, NSEB, YEStr ve Net Sıfır Karbon için Yol Haritası”, Nuri Cihan Kayaçetin ise “Sıfır Karbon Binalar için HVAC Sistemlerinin Çevresel Etki Değerlendirmesi” başlıklarında birer sunum gerçekleştirdiler. Dinleyicilerden gelen soruların yanıtlandığı ve son değerlendirmelerin yapıldığı bölümün ardından sempozyumun kapanış oturumuna geçildi.
Sempozyum Organizasyon Komitesi Başkanı Tuba Bingöl Altıok, sempozyumun bir son değil, 17. sempozyumun başlangıcı olduğunu belirterek 3 günlük sempozyumda yer alan konuşmacılara ve etkinliğin başarıyla tamamlanmasında emeği geçen herkese teşekkür etti.
TTMD Yönetim Kurulu Başkanı Nermin Köroğlu Isın, sempozyumun sektörümüze iş birliğinin önemini hatırlattığını ve profesyoneller olarak iklim değişikliği, enerji tüketimi, çevre koruma gibi acil sorunları ele almak ve birlikte çalışmaya devam etmek zorunda olduklarını ifade etti. Isın, “Sempozyumun sorunsuz bir şekilde yürütülmesinde çaba sarf eden tüm sempozyum paydaşlarına, organizasyon komitesine, uluslararası bilim komitesine; Sempozyum sponsorları Gerhman, Alarko Carrier, Belimo, Daikin, Doğu, Form, Masdaf, Norm Teknik, Systemair ve Trox’a teşekkürlerimi sunuyorum” dedi.
Son kapanış konuşmasını yapan Oturum Başkanı Dr. Murat Çakan, 3 gün süren ve toplam 500 katılımcının dinlediği sempozyumda 20’den fazla sunum yapıldığını belirtti ve gerçekleşen sempozyumdan duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Çakan, “2000’li yılların başından beri AB’de yoğunlaşan Binaların Enerji Performansı üzerine çalışmalar gömülü enerji ve karbon yayımı üzerine genişledi, biz de sempozyumu bu odak noktasından yola çıkarak düzenledik. Sempozyumumuzu değerli kılan tüm davetli konuşmacılara ve panelistlere, uzmanlık alanları hakkında bizleri birinci ağızdan bilgilendirdikleri için teşekkür etmek istiyorum. Tarih bize, kalkınmanın kolektif bir çabanın ortalama ürünü olduğunu gösteriyor. Dünyanın gelmiş olduğu noktayı hep birlikte hazırladığımız gibi, onu bu durumdan çıkaracak olan da kolektif bilincimiz olacaktır, bunun için bilgi ve dayanışma ruhuyla çalışmaya devam etmeliyiz. TTMD XVI. Uluslararası Yapıda Tesisat Teknolojileri Sempozyumu’nun ufkumuzu geliştirdiğini ve bilgimizi zenginleştirdiğini düşünüyorum” dedi.