Çevre duyarlılığını güçlü bir şekilde merkezine alan ve dünya plastik boru sektörünün önde gelen markalarından olan Wavin, TÜRKONFED tarafından iş insanlarının yeşil dönüşüm konusundaki farkındalığını artırma hedefiyle hayata geçirilen “KOBİ’ler için Yeşil Dönüşüm Projesi” toplantısına katıldı. Etkinlikte konuşan Wavin Türkiye Genel Müdürü Fatih Asal, “Yağmur suyunu kullanmak gibi bir imkanımız varken, içtiğimiz temiz suyun tuvalet rezervuarlarında kullanılması kaynakların doğru kullanılması anlamında etkin bir uygulama değil ” dedi.
Türk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu TÜRKONFED ve 120’yi aşkın ülkede faaliyetlerini sürdüren Konrad-Adenauer-Stiftung (KAS) desteğiyle Şubat ayında başlatılan “KOBİ’ler İçin Yeşil Dönüşüm Projesi”nin ikinci etkinliği Adana’da gerçekleşti.
Çukurova Sanayi ve İş Dünyası Federasyonu (ÇUKUROVASİFED) ile Adana Sanayici ve İş İnsanları Derneği (ADSİAD) ev sahipliğinde yapılan etkinlikte, yeşil dönüşümün iş dünyası için önemi ve kurumların Avrupa Yeşil Mutabakatı kapsamındaki bu dönüşüme adaptasyonu ele alındı. Çatı kuruluşu Orbia ile sürdürülebilirlik alanında da fark yaratarak sektör lideri olmayı hedeflen Wavin, su yönetimi konusundaki öncü aksiyonlarını içeren adımlarını konuklarla paylaştı.
“Yeşil Mutabakat Eylem Planı’nda su konusu geri planda”
Karbon salımını 2030’a kadar yüzde 50 azaltmayı, 2050 yılında ise sıfır düzeyine çekmeyi öngören Avrupa Yeşil Mutabakatı’na uyum çerçevesinde, Avrupa’da Wavin’in önemli projelere imza attığını söyleyen Wavin Türkiye Genel Müdürü Fatih Asal, Türkiye’de ise bu projeleri yeni yeni vurgulamaya başladıklarını aktardı.
Yeşil Mutabakat Eylem Planı’nda su konusunun geri planda kaldığının altını çizen Fatih Asal, konuşmasına şu sözlerle devam etti: “Yeşil Mutabakat Eylem Planı’nda özellikle su konusunun biraz geri planda kaldığını düşünüyorum. Malumunuz kuraklık, iklim değişikliği dünyanın en önemli gündem maddelerini oluşturuyor. Özellikle yağmur suyunun toplanması, filtre edilmesi, depolanması ve tekrar kullanılması konusunda Avrupa’da çok ciddi çalışmalar var. Bizim şirketimiz de Avrupa’da bu çalışmalara öncülük ediyor. Türkiye’de ise bu projeleri yeni yeni vurgulamaya başladık. Su konusunun önemli olduğunu düşünüyorum. Yağmur suyunu kullanmak gibi bir imkânımız varken, içtiğimiz temiz suyun evde tuvalet rezervuarlarında kullanılması kaynakların doğru kullanılması anlamında etkin bir uygulama değil. Gelecekte bu yaklaşımın mevzuatla da desteklenerek değişmesini umuyorum” dedi.