Yaşanan ekonomik ve jeopolitik çalkantılar dünya genelinde tüm sektörlerdeki şirketleri etkilerken faaliyetleri sürdürmenin ve büyümenin başında otomasyona yatırım geliyor. Globalde yaşanan belirsizliğe karşı üretim makineleri için fabrika otomasyonunda 360 derece hizmetlerini geliştirmeye devam ettiklerini belirten FANUC Türkiye Genel Müdürü Teoman Alper Yiğit, küresel krizlerin endüstriyel robot piyasasında yarattığı değişimin otomasyonun geleceğini daha da parlak kıldığını ifade etti.
Son dönemde yaşanan ekonomik ve jeopolitik değişimler, farklı sektörlerdeki üreticilerin tamamının otomasyon yatırımı yapma isteği üzerinde itici bir güç oluşturuyor. Enflasyon, resesyon ve enerji fiyatlarındaki artış gibi ekonomik baskılara rağmen, otomasyon sektöründeki büyüme ivmelenerek devam ediyor. Özellikle Avrupa piyasasında artan otomasyon taleplerinin küresel arzda yaşanan değişimleri de ciddi ölçüde tetiklediğini aktaran FANUC Türkiye Genel Müdürü Teoman Alper Yiğit, bugünün mevcut durumu ve geleceğin dünyası hakkında açıklamalarda bulundu.
Şirketler, ülke içine dönüşleri desteklemek için otomasyonu önemsiyor
Pandemi sürecinden bu yana devam etmekte olan tedarik zinciri sorunlarının sonucu olarak üretimin yerelleştirilmesi için bazı imalatçılarda önemli gelişmeler yaşandığını vurgulayan Yiğit, “Üretimin ülke dışına taşınmasındaki temel neden başta ucuz iş gücüydü. Ancak, üretimin, ücretlerin daha yüksek ve ağır iş gücü istihdamının daha zor olduğu daha gelişmiş ülkelere geri taşınmasıyla birlikte şirketler ülke içine dönüşleri desteklemek için otomasyona ağırlık veriliyor. Bu durumun doğal bir sonucu olarak robot teknolojilerine dair Ar-Ge çalışmaları hız kazanıyor. AB ve Avrupa’daki müşterilerimizde bugün gördüğümüz trend bu yönde. FANUC açısından ABD, Avrupa, Çin ve Asya son derece önemli piyasalar arasında bulunuyor. Satış açısından Çin ve Avrupa piyasası teknolojik açıdan dünyadaki en gelişmiş piyasa olduğundan vazgeçilmez oluşunu sürdürüyor” dedi.
Avrupalı üreticinin tercihi yüksek güvenilirlik!
FANUC’un Avrupa’daki müşterileriyle yakından çalışarak onları dinlemesinin ve yaşadıkları zorlukları anlamasının teknolojik açıdan en gelişmiş ürünleri geliştirmede kendilerine yardımcı olduğunu söyleyen Yiğit, sözlerine şöyle devam etti: “Avrupa’daki müşterilerimizin talepleri aynı zamanda temel fark yaratan özelliklerimizden biri olan yüksek güvenilirliği destekliyor. Avrupa’daki müşterilerimizin en temel beklentisi ürünlerimizi uzun yıllar sorunsuz bir şekilde kullanmak. Bu beklentileri karşılayabilmek ve uzun süreli ilişkileri sürdürmek için FANUC olarak ürünlerimizi güvenilir, öngörülebilir ve kolay onarılabilir olacak şekilde tasarlıyoruz. Bu durum Avrupa’daki müşterilerimiz için hayati öneme sahip olmasına rağmen esasen dünya genelindeki tüm FANUC müşterileri de bundan faydalanıyor.”
“Otomasyon, üretimde başarının kanıtlanmış bir yolu”
Çin’de otomasyon talebinin özellikle gelişmekte olan elektrikli araç (EV) piyasası gibi sektörlerde çok güçlü olduğuna dikkat çeken Yiğit, belirsizliğe rağmen böyle bir dönemde endüstriyel otomasyonun geleceğine ilişkin “Küresel ekonomik durum şu an için geleceğe dair net çıkarım yapmamızı engelliyor. Buna karşın endüstriyel otomasyona olan talep, tüm üretim sektörlerinde ve tüm bölgelerde yüksek olmaya devam ediyor. Cobotlar ve yapay zeka (AI) teknolojisi gibi yeni inovasyonlarla desteklenen günümüz endüstriyel robotları, kullanım kolaylığı sayesinde üst düzey güvenilirlik sunuyor. Verimlilik oranlarını artırmanın, tutarlı üretimi garanti etmenin, iş gücü kıtlıklarını azaltmanın ve işletme masraflarını düşürmenin bir çözümü olarak otomasyon, üretimde başarının kanıtlanmış bir yolu” ifadelerini kullandı.